"İstanbul, günümüzde, hiç şüphesiz dünyadaki ender kültür merkezlerinden biri. Üç medeniyete başkentlik yapmış, üç dinin kaynaştığı ve üç kıtayı yönlendiren şehrin kültürel sanatsal/sanatsal miras açısından da dünyanın en renkli kültür mozaiklerinin başında yeralması doğal bir sonuçtur. Zamanının bu zengin etnik ve kültürel bileşimini İstanbul’a eşsiz güzellikte yapılar ve bunları süsleyen büyüleyici mozaik ve çiniler kazandırılmıştır.

Ancak; ne yazık ki estetiğe büyük önem vermiş Bizans ve Osmanlı’nın kültürel mirasını belirli bir konsept doğrultusunda bir arada görmek tanımak ve karşılaştırmak pek kolay değildir. Geçmişten günümüze tamamı ayrı şekilde kategorize edilmiş, değerlendirilmiş ve yansıtılmıştır. Oysa iki farklı medeniyetin temsilcisi olan Bizans ve Osmanlı arasındaki müzikle sınırlı kalmadığı, sanatta da ciddi bir etkileşimin olduğu açıktır. Sanat tarihi açısından iki kültürün birbirinin rakibi değil tamamlayıcısı olduğu gözlemlenir. Her iki medeniyete ait kültürel mirası oluşturan Bizans mozaikleri ve Osmanlı çinileri şehirdeki sanatsal gelişimin sürekliliğini göstermesi açısından dikkat çekicidir.

Şehirdeki estetik gelişime; asırlardan beri zamana meydan okuyan mozaik ve çiniler üzerinden ışık tutan eser, umarız ki sunulan bilimsel tespitler ve görselleriyle, bu alanda yeni ufukların açılması ve araştırmaları yapılmasının ilk adımı olur.” Arda Sayıl

Giriş bölümü Arda Sayıl tarafından hazırlanan kitabın konuları beş bölümden oluşmaktadır.

Bizans’ta Mozaik ve Çini-Enis Karakaya

İstanbul Camilerinde Çini- Ahmet Vefa Çobanoğlu, İsmail Orman

İstanbul Türbelerinde Çini- İsmail Orman

Topkapı Sarayı’nda Çini- Ahmet Vefa Çobanoğlu

Sivil Mimaride Çini- Ebru Karakaya